Indirect Questions yani dolaylı soru cümleleri İngilizcede birinden bir şey rica ederken kullandığımız sorulardır.
Yani bir soruyu nazik bir şekilde soruyorsak o zaman "Indirect Questions" kullanmamız gerekir.
Peki nasıl kuracağız bu soru cümlelerini aslında oldukça basit!
Öncelikle bu tarz soruları sorarken aşağıdaki kalıpları kullanacağız:
Örneğin;
Saat kaç demek isterseniz cümleyi "What time is it?" diye kuruyorsunuz değil mi?
Şimdi bu soruyu biraz daha kibarlaştırmak için aşağıdaki kalıplardan birini seçerek
bu iki cümleye birleştireceğiz.
Nasıl mı?
"Could you tell me what time it is?"
Tek yaptığımız ikinci kısımda fiil ve öznenin yerini değiştirmek oldu. Yani "is it" demedik de "it is" dedik.
Bunun sebebi ise şu:
Bildiğiniz gibi normalde soru yaparken İngilizcede fiili öznenin başına alırız.
Örneğin;
How are you?
Are you okay? gibi.
Ama bu durumda "Could you tell me..." kısmıyla zaten soru sorduğumuzu belli ettiğimiz için
fiili tekrardan öznenin önüne almamız gerekmiyor. Düz cümleymişçesine birleştiriyoruz 2 cümleyi.
Şimdi diğer kalıpları da kullanarak örnek cümleler kuralım beraber.
İngilizce soru kalıpları ile ilgili daha fazla bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
Yani bir soruyu nazik bir şekilde soruyorsak o zaman "Indirect Questions" kullanmamız gerekir.
Peki nasıl kuracağız bu soru cümlelerini aslında oldukça basit!
Öncelikle bu tarz soruları sorarken aşağıdaki kalıpları kullanacağız:
- Can/Could you tell me... (Bana söyleyebilir misiniz?)
- Could you let me know...(Beni haberdar edebilir misiniz?)
- Do you know.. (Biliyor musunuz?)
- I wonder if you could tell me (Acaba bana söyleyebilir misiniz?)
- I wonder if you know...(Acaba... biliyor musunuz?)
- I would like to know..(Öğrenmek istiyordum...)
Örneğin;
Saat kaç demek isterseniz cümleyi "What time is it?" diye kuruyorsunuz değil mi?
Şimdi bu soruyu biraz daha kibarlaştırmak için aşağıdaki kalıplardan birini seçerek
bu iki cümleye birleştireceğiz.
Nasıl mı?
"Could you tell me what time it is?"
Tek yaptığımız ikinci kısımda fiil ve öznenin yerini değiştirmek oldu. Yani "is it" demedik de "it is" dedik.
Bunun sebebi ise şu:
Bildiğiniz gibi normalde soru yaparken İngilizcede fiili öznenin başına alırız.
Örneğin;
How are you?
Are you okay? gibi.
Ama bu durumda "Could you tell me..." kısmıyla zaten soru sorduğumuzu belli ettiğimiz için
fiili tekrardan öznenin önüne almamız gerekmiyor. Düz cümleymişçesine birleştiriyoruz 2 cümleyi.
Şimdi diğer kalıpları da kullanarak örnek cümleler kuralım beraber.
- "Could you let me know when the party starts?"
- "Do you know who the manager is?"
- "I wonder if you could tell me how much this ring costs."
- "I wonder if you know what the starting salary is."
- "I would like to know when the semester starts."
İngilizce soru kalıpları ile ilgili daha fazla bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.